Sigorta sektöründe hayat dışı branşlardaki büyüme

Sigorta sektöründe hayat dışı branşlardaki büyüme trendinin 2013’te de devam edeceğini öngören Ülken, mevcut potansiyelin doğru değerlendirilmesi, bireysel düzeydeki zenginleşme ve sigortalılık bilincinin artmasıyla birlikte tüm branşlarda büyüme görüleceğini söyledi.

Sektöre ve Anadolu Sigorta’ya yönelik açıklamalarda bulunan Anadolu Sigorta Genel Müdürü Musa Ülken, 2012 yılında sigorta sektöründe yaşanan sorunlar arasında liste başında kârsızlığın geldiğine ve doğru riske doğru fiyat politikası izlenerek kârlılığın artırılmasının önemine dikkat çekti. Ülkemizde sigorta sektörünün, düşük sigortalılık oranlarının da etkisiyle güçlü bir büyüme potansiyelini içinde barındırdığını söyleyen Ülken, bu nedenle, 2013 yılında da sektörde kârlı ve sağlıklı bir büyüme ortamı yakalanacağını söyledi. Sektörün tüm branşlarda yine reel olarak büyüyeceğini düşündüğünü aktaran Ülken sözlerini şöyle sürdürdü: “2012 Ekim ayı istatistiklerine göre, hayat dışı branşta Türk sigorta sektörünün 2011 yılının aynı dönemine göre prim üretimi artışı nominal yüzde 17.39, reel olarak ise yüzde 8.89 seviyesindedir. Aynı dönemde prim üretim toplamı, 13 milyar 696 milyon liranın hemen üzerinde bulunmaktadır.” Ülken, sektörün büyüme trendini sene sonuna kadar sürdürmesi gerektiğini söyledi ve yıl sonunda reel olarak büyüme beklediğini ifade etti.

‘SEKTÖRÜN TEKNİK KÂRLILIK EKSENİNDE BÜYÜMESİ ŞART’

Teknik kâr odaklı olmayan iş modelleri ve yüksek hasar prim oranları nedeniyle sektörde kazançların azaldığını belirten Anadolu Sigorta Genel Müdürü Musa Ülken, fiyat odaklı rekabetin de bu süreci desteklediğine dikkat çekti. Musa Ülken sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektörün yeterli yaygınlığı sağlayamaması da bir başka kemikleşmiş sorundur. Sigorta sektörünün ölçek ekonomisine uyan bir yapıya kavuşmasını ve derinleşmesini engelleyen en önemli etken ise Türkiye’de yeterince gelişmeyen sigorta bilincidir. Dolayısıyla ne yazık ki poliçe sayıları istenilen hızda artmamaktadır. Bu durum şirketlerin mevcut pazar için gittikçe daha şiddetli rekabete girmesine neden olmaktadır.” Öte yandan sektörün teknik kârlılık eksenli büyümesinin şart olduğunu vurgulayan Ülken, yüksek hacimli trafik ve kasko sigortalarında sektörün, kazanılan prim ve ödenen hasar arasında denge sağlamaya yöneldiğini söyledi. Hizmet kalitesi, ürün çeşitliliği ve güven unsurunun aşırı fiyat rekabetinden önce geldiğini belirten Ülken, “Doğru riske doğru fiyat vererek şirketlerin kârlılığını artırmaya yönelik çalışmalara ağırlık vermesi önemlidir. Yasal düzenlemelerin denetim mekanizmasıyla işlerliğinin sağlanması da gerekli olacaktır” dedi.

‘GELECEK 10 YILDA BİREYSEL SİGORTALAR BÜYÜYECEK’

Ülken açıklamalarına şöyle devam etti: “Sektörümüzde var olan potansiyelin, sektördeki tüm oyuncular tarafından değerlendirilmesi sayesinde kârlı ve sağlıklı bir büyüme ortamının yakalanacağını ümit ediyorum. Kurumsal firmaların kendilerini çeşitli risklere karşı koruma altına almak amacıyla kâr kaybı, ürün mali mesuliyet sigortası gibi teminatlara daha çok yöneleceklerini düşünüyorum. Önümüzdeki 10 yıl içinde en büyük sektörel büyüme, bireysel ağırlıklı olmak üzere yangın, sorumluluk ve diğer kaza alanlarında olacaktır.” Ülken, sektörün büyümesine bir başka önemli katkının ise, banka kaynaklı kredilerle bağlantılı sigortalardan geleceğini aktardı. Büyüme alanlarına örnek veren Ülken, “Konut ediniminin uzun vadeli mortgage kredileri üzerinden gerçekleşmesiyle beraber bireysel konutlarda artış olacaktır. Öte yandan, kredi olanaklarının küçük ölçekli mikro işletmelerce kullanımının artması, bu firmalardan gelecek kredi bağlantılı sigorta taleplerini de yükseltecektir” dedi.

ANADOLU SİGORTA’NIN 2013 PLANLARI

Anadolu Sigorta Genel Müdürü Musa Ülken, 2013 yılına yönelik bazı değerlendirmelerde de bulundu. 2013 yılında kasko, sağlık ve yangın sigortaları gibi branşlara verdikleri önemi devam ettirmeyi planladıklarını aktaran Ülken, başta mesleki ve bireysel sorumluluklar olmak üzere KOBİ’lere yönelik paket ürünlerde, konut paket, nakliyat ve sorumluluk sigortaları branşlarında da büyümeyi amaçladıklarını söyledi.

Üretim kanalları açısından bakıldığında, portföyünün büyük bir kısmını acentelerin oluşturduğunu ifade eden Genel Müdür Musa Ülken açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Acente kanalımızın gelişmesini desteklerken, bankasüransa yaptığımız yatırımlarla banka kanalının üretimdeki payını artırmayı amaçlıyoruz. Ayrıca bankamatik, interaktif şube gibi alternatif dağıtım kanallarımızı geliştirerek, mevcut ürünlere yenilerini eklemeye yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

Anadolu Sigorta’nın yakın zamanda, müşteri segmentasyon çalışması adını verdiği yeni bir hizmeti başlattığını da vurgulayan Ülken sözlerini şöyle sürdürdü: “Buna göre önceden ‘bireysel’ ve ‘ticari’ olarak değerlendirdiğimiz müşterilerimizi, kendi içinde daha fazla kategoriye ayırarak detaylı bir segmentasyon oluşturduk. Bu gruplandırmalarda; meslek, çalışan sayısı, sabit varlık, faaliyet sektörü gibi çeşitli kriterleri de sürece dâhil ettik.

Bu kategorilendirmeleri yapmamızın amacı, ortak özelliğe sahip müşterilerimize hitap edecek yeni ürün ile hizmetleri geliştirebilmek ve kendilerine sunmak. Acentelerimiz açısından bakarsak uygulamamız; sigortalıların daha iyi tanınması ve ihtiyaçlarına göre önceliklendirme yapılabilmesi açısından faydalı olacaktır.

Klasik çapraz satış uygulamasından farklı olarak bu yöntemle sigortalılarımıza ait bilgiler daha iyi yorumlandığından daha sağlıklı sonuçlar verdiğini düşünüyoruz. Bu bağlamda müşteri segmentasyon uygulamasını geleceğe doğru atılmış ve müşteri memnuniyeti sağlamaya yönelik çok önemli bir adım olarak görmekteyim.”

2013’te kasko, sağlık ve yangın sigortalarına verdiğimiz önemi devam ettireceğiz. Mesleki ve bireysel sorumluluklar gibi KOBİ’lere yönelik paket ürünlerin yanı sıra, nakliyat ve sorumluluk sigortaları branşlarında da büyümeyi amaçlıyoruz. Ayrıca acente kanalımızı desteklerken, bankasürans yatırımlarının da üretimdeki payını artıracağız.

‘YABANCI SERMAYENİN VE ULUSLARARASI  GRUPLARIN SEKTÖRE İLGİSİ DEVAM EDECEK’

2012 yılı itibariyle sigorta sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin çoğunun yabancı sermayeli olduğunu gözlemleyen Genel Müdür Ülken, sektöre olan yabancı ilgisinin, Türk ekonomisinin de gelişimiyle orantılı olarak, gelecekteki dönemlerde de kendini göstermeye devam etmesini beklediklerini vurguladı. Ülken, sektörün önümüzdeki yıllarda da yabancı sermayenin ilgi odağı olacağı öngörüsünü şu sözlerle açıkladı: “Türkiye’de küresel kriz döneminde bile yaşanan ekonomik canlılık, yabancı sermayenin ve uluslararası grupların sektöre olan ilgisini canlı tutması bunun bir göstergesidir.” Ülken, büyümenin Türkiye’nin kendi potansiyelinin değerlendirilmesinden gelebileceği gibi, kendi ülkelerinde, sigortacılık anlamında doyma noktasına gelmiş, buna karşılık ellerinde fon birikmiş yabancı şirketlerin bu pazara dâhil olmalarıyla da gerçekleşebileceğini ekledi ve “Olası bir durum, her iki senaryonun da eş zamanlı olarak gerçekleşmesi olacaktır” dedi.